Yeni Meclis binasının hem mimari hem de kullanım açısından ciddi eksiklikler içerdiğini belirten Olguner, yapının iklime ve kullanım alışkanlıklarına uygun tasarlanmadığını savundu.
“GÜNEŞ GÖZLÜĞÜYLE MECLİSE GİRMEK GEREKEBİLİR”
“Bu ülkenin mimarları, batıya bir pencere açıldığında içeride parıltıdan dolayı oturulamayacağını bilir” diyen Olguner, saçaksız geniş açıklıkların yüksek elektrik maliyetine neden olacağını da vurguladı.
Olguner, “Belki de vekillerimiz artık Meclis oturumlarına güneş gözlüğü ile gitmeyi deneyebilir” ifadeleriyle tasarımın günlük yaşamı zorlaştıracak kadar eksik olduğunu ironik bir dille ifade etti.
“YABANCI MİMARLAR, TASARIM AŞAMASINDA YERLİ OFİSLERLE ÇALIŞIR”
“Dünyanın en ünlü mimarları bile farklı bir ülkede proje yaparken, o ülkenin bir mimarlık ofisiyle birlikte çalışır” diyen Olguner, bunun yalnızca bilgi değil, mimari görgü meselesi olduğunu kaydetti.
Olguner ayrıca, Kıbrıslı Türk mimarların arasında dünyaca ünlü mimarlık ofislerini yöneten isimler olduğunu hatırlatarak, “Bu ülkenin Meclis binasını gözleri kapalı tasarlayabilecek kapasitede mimarlarımız var” dedi.
“TASARIM SÜRECİNDE KIBRISLI TÜRK MİMARLARA YER VERİLMEMESİ KABUL EDİLEMEZ”
Yeni Meclis binasının hibe proje kapsamında hazırlandığını ve bu süreçte yerel mimarların dışlandığını savunan Olguner, şöyle devam etti:
“İllaki hibe tasarımcı ile gelinecekse ve Kıbrıslı Türk mimarlarla tasarım sürecinde çalışmaya tenezzül edilmeyecekse… Bu ülkenin iklimine, güneş açısına ve kullanım alışkanlıklarına hâkim olmayan bir tasarım ortaya çıkar. Mimari başarısızlık kaçınılmaz olur.”